VESVESE

            Vesvese nedir? Öncelikle vesvesenin bir hastalık olduğuna inanmak gerekir. Özellikle sinirli, bencil kişilerde görünür. Ve fakat böyleleri vesveseyi kolay kolay hastalık olarak kabul etmezler. Vesvese bir evham ve kuruntudur. Kuruntu olduğu için de temeli yoktur. Haklı ve doğru bir esasa dayanmaz. Bir sürü şüphe, batıl düşünce, yersiz korku ve endişe, yanlış kanaat gibi kesin bilgi ve gerçeğe dayanmayan şeylerdir. Bu, insanın muhakeme gücünü zayıflatır, irade hakimiyetini kaybeder. İnsanda huzur bırakmaz, sabır gücünü deforme eder. Bu sayede insan olayları büyütür, evham ve yese düşer. Dolayısıyla ruh zaafa uğrar, isyana kapı açılır. Maazallah iman dahi tehlikeye düşer.

            Vesvese, insanı maddi-manevi yönlerden baskı altına alabilir. Aynı zamanda şeytana açılan bir kapıdır ki, şeytan insanın vesvese yaptığı konudan kendisine yol bulur, o kanaldan girer ve rolünü oynar. Vesvese şeytan işidir, şeytanın kalbi karıştırmasıdır ve en büyük emeli o kalbi bozmaktır. Şeytan kalbi hedef alır, çünkü kalb imanın merkezi, nazargah-ı ilahidir. Kalb, bütün duyguların merkezidir. Şeytansa, bütün değer ölçülerinin düşmanıdır. Bu hususta Efendimiz(sav) ; ''Dikkat edin! Bedende bir et parçası vardır. O bozulursa bütün beden bozulur. O düzeldiğinde bütün beden düzelir. İşte o kalbdir,'' buyurmuşlardır.

            İman ve itikate ait vesveselerden kurtulmanın yolu, kalbin derinliklerine inip, melekten gelen ilhama kulak vermek, doğru olanı hissetmektir. İmanı, itikati, Rabb'ine ve mukaddes şeylere saygı ve edebi kalbini istila etmiş olarak hissedip huzura kavuşmaktır. İnsan irade dışı kalbine gelen yersiz, kötü hatıralardan sorumlu değildir. Bu gerçeği iyi bilmek gerekir. Bir aynada yılan, akrep ve benzeri şeyler görsen o resmedilen şeyin seninle ne alakası var ve sana ne zararı dokunabilir. Böyle durumların izalesi için Cenab-ı Hakk'a münacat etmek, Ayet'ül Kürsi, Felak ve Nas surelerini çok okumak, maneviyatı kuvvetlendirmek, ibadet-i taatı artırmak elzemdir. 

            Vesvese bilhassa imanda terakki yolunda olanlara arız olur. Şeytanın tesir sahasından kurtulup, meleklerin ilhamına kulak veren bir insanı şeytan kıskanmakta ve onu çeşitli tuzaklarla meşgul etmektedir. Bu insan ferasetli ise şeytanın hayallerine takılmaz, yoluna devam eder. Böylece şeytanla cihatta zafer kazanmış olup, manen terakki etmiş sayılır. Vesvese günlük hayatımızda da tezahür eder. Hastalıklarımızda, evlatlarımızla ilgili konularda, vs...Sonu kesin bir bilgiye dayanmayan, hayal ürünü diyebileceğimiz kuruntular ve yersiz telaşlar şeytanın arayıpta bulamadığı fırsatlardır. Bu halden kurtulmanın en kısa yolu, Hakk'a teslim olmak, takdire razı olmak, elimizde olmadan başa gelmesi muhtemel olan şeylere hikmetle bakabilmek, tevekkül, teslimiyet, rıza gibi sıfatlara nail olabilmektir.