27 Haziran 2012 Çarşamba

KELİME-İ ŞEHADET VE İMAN ESASLARI

Kelime-i şehadet, bir ferdin İslâm'a dâhil oluşunda ilk merhaledir. O Allah'ın(cc) varlığı ve birliği ile birlikte Âhirzaman Nebisi'nin(sav) de risâletini tasdik edip, O'na(sav) kendi nefsini şahit tutması manasında mübarek bir inanç cümlesidir. Bu itibarla kelime-i şehadet dinin temeli ve istinahgâhıdır. 

25 Haziran 2012 Pazartesi

BEŞ TEMEL ESAS

İslâm, beş temel esas üzerine bina edilmiştir;

22 Haziran 2012 Cuma

İSLÂM'DA MÜKELLEFİYET

İslâm, itikat ve amel-i salihlerden oluşur. Buna göre İslâm nazarında insanoğlunun mükellefiyeti itikadi ve ameli olmak üzere iki kısma ayrılmıştır.

20 Haziran 2012 Çarşamba

İSLÂM'IN BEREKETİ

İslâm, aklı en güzel şekilde istikâmetlendirir. Onun vahye bağlı kalmasını ister. Çünkü vahye bağlı kalmayan ve vahiy ile terbiye edilmemiş aklın, tarih içinde ne saçmalıklar ortaya koydukları herkesçe malûmdur. İslâm; kula, kul hakkının affedilmediğini bildirerek, daima muhatabının da durumunu gözettirmiştir. Hatta ''Komşusu açken tok yatan bizden değildir,'' düstûru ile kendisinden evvel başkasını düşünmeyi öğretmiştir.

19 Haziran 2012 Salı

HAK VE HUKUK DİNİ

İslâm'ın üzerinde durduğu en önemli meselelerin biri de hak ve hukuktur. Öyle ki, Allah(cc) indinde şirkten sonra affedilmeyen ikinci husus kul hakkı olarak beyan edilir. Hatta Hz.Peygamber(sav) vefatı ile neticelenen ağır hastalığı esnasında dahi bu hususa dikkat çekmiş ve bizzat kendisi bitab haline rağmen mescide giderek, ashabı ile helâlleşmiş ve şöyle buyurmuştur;

15 Haziran 2012 Cuma

ZERÂFET DİNİ

                                             
İslâm; nezâket, letâfet ve zerâfet dinidir. İslâm peygamberinin beyânı ile bu dünyada pek ehemmiyetsiz gibi görünen nezâket, hesap gününde pek ehemmiyet kazanacaktır. 

Her hususta en güzel örnek olan Allah Resûlü(sav), bu hususta da yani; nezâkette ve zerâfette de zirvede olup, ümmetine en güzel örnek olmuştur. 

O(sav) bir kimsede gördüğü hatayı düzeltirken dahi nezâket ve zerâfeti elden bırakmaz, o şahsa hitaben değil, umuma hitaben ''Bana ne oluyor ki bazınızı şöyle yaparken görüyorum'' buyurarak, sanki kendinde yanlış görüyormuş gibi izafe ederdi. 

14 Haziran 2012 Perşembe

YÜCE AHLÂK DİNİ

İslâm, en yüce ahlâk dinidir. Mahlukât arasında zirve varlık insandır. İnsan, Allah'ın(cc) halifesidir. Cesedi topraktan yaratılmış, içine Rabbin kudretinden bir sır üflenmiştir. 

12 Haziran 2012 Salı

İLİM VE HİKMET DİNİ

İslâm, ilim ve hikmet dinidir. İslâm cahiller dini değildir. Bilâkis İslâm, cahilliği ve devr-i cehaleti kaldırmak için gönderilmiş en son ve en mükemmel dindir. 

11 Haziran 2012 Pazartesi

DENGE DİNİ

İslâm, bir denge dinidir. Hiç şüphesiz İslâm'ın en büyük hususiyetlerinden biri, onun yapısındaki ulvî dengedir. Cenâb-ı Hak şu kâinata nasıl müthiş bir denge koymuşsa, aynı dengeyi beşeriyete gönderdiği din-i mübinde koymuştur. 

Bu bakımdan İslâm'ın hangi tarafı ele alınırsa alınsın, müstesna ve ulvî ilâhi bir denge karşımıza çıkar. Bu denge dünya, ahiret, beden, ruh, kadın, erkek, fakir, zengin, halk, idareci, küçük, büyük, genç, yaşlı, madde, mana, vb bütün hususlarda öylesine yüce bir şekildedir ki, birbiri ile tezat halinde olan bu farklılıkları hakikatte birbirini tamamlayan bir bütün haline getirir.

8 Haziran 2012 Cuma

MUHABBET VE AŞK DİNİ

İslâm, muhabbet ve aşk dinidir. İslâm, sadece akıl ile gönle yol aldırmaz. Zira akıl nice faydasına rağmen, bazen de vuslâta uzaktan tercüman olmaya kalkarak, insanı hedefe götürmez ve vesileler girdabında bocalatır. 

Dolayısı ile onu muhabbet ve aşkın emrine vermek, aşk parlaklığı ile parlatmak zarureti vardır. Hz.Mevlâna(ks) buyurur; ''Kuru kuruya akıl ve zekâ taslamak iblisten, onu aşk ile yoğurarak muhabbet ve Hakka yürümek ise Âdem'dendir.'' 

Aşk gemiye benzer, gemiye binen kişinin afete uğraması nadirdir. Çok defa kurtulur. Aşkın semeresi fedakârlıktır. Bu can vermeye kadar gider. Ashab-ı Kiram Allah(cc) ve Resulullah(sav) yolunda can ve maldan vazgeçmeleri neticesinde, insanlığın en mümtaz şahsiyetleri oldular. 

Efendimiz'in(sav) her arzusuna ''anam, babam ve canım sana feda olsun ya Resulallah!'' diyerek, hayatı aşk ve heyecan dolu manevi ve müstesna bir iklim içinde yaşadılar. Bu itibarla İslâm bir gönül dinidir. İnsanların gönül alemini tezyin eder. 

6 Haziran 2012 Çarşamba

MANTIK DİNİ

İslâm, mantık dinidir. İslâm, akıl ve mantık mahsûlü değildir. Ancak onları da yaratan Yüce Mevlâ tarafından gönderildiği için, akıl ve mantığı en güzel ve doğru şekilde yönlendirip, insan muvazenesini mükemmel bir sûrette temin eder. 

Yani akıl, keyfiyet ve kemmiyet âlemlerinde dönüp dolaşır. Neticede gayesine ancak tevhid ile ulaşır. Bunun içindir ki, Cenâb-ı Hak Kur'an-ı Kerim'de sık sık ''Akletmez misiniz?'' buyurarak, insanları tefekkür âlemine çağırır. 

Efendimiz(sav) de ''Bir saatlik tefekkür 60 senelik ibadetten efdaldir,'' buyurarak, aklı marifet ve hikmet deryasında kullanmanın ehemmiyetini beyân eder. Zira akıl vâsıl-ı illallah olma yolunda bir tercümandır.

4 Haziran 2012 Pazartesi

MERHAMET DİNİ

İslâm, bir merhamet dinidir. Öyle ki, Kitabullah'ın serlevhası olan Besmele'de Cenab-ı Allah, lafza-i celâlinin yanında merhamet hususiyetini ifade eder.

3 Haziran 2012 Pazar

RAHMET DİNİ

İslâm bir rahmet dinidir. Beşeriyet nice günah ve gaflet çukurlarında bocalarken, onlara yaptıklarının karşılığı olarak helâk ve hüsrandan ziyade, rahmet ve af kanatlarını açarak saadet iklimine çekmeye gayret eder. Cenâb-ı Hakkın ''Rahmetim gadabımı geçmiştir,'' beyanı da bunun bir nişanesidir.