26 Mart 2012 Pazartesi

RESULULLAH'A(SAV) KARŞI EDEP

Yüce Allah(cc) Kur'an-ı Kerim'de açık ifadelerle bildirir ki; ''Sesinizi Resul'ün sesinden fazla yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın. Öyle yaparsanız siz farkına varmadan amelleriniz boşa gider.''

Bu ayet-i kerimeden anlaşılıyor ki, müminler her durumda ve davranışlarında edepli, saygılı olmalıdırlar. Konuşmada dahi bir düstûr olmasının gerektiğine, ölçüsüz yüksek sesle konuşmanın edebe aykırı bir durum olduğuna işaretle 'böyle yaparsanız  siz farkına varmadan amelleriniz boşa gider' denilerek, müminleri saygılı, edepli olmaları hususunda uyarır. 

Resulullah'a(sav) karşı edep; O'nun(sav) sünnet-i seniyyelerine saygılı ve mümkün olduğu kadar sünnete ittiba etme gayretinde olmaktır. Mübarek sözlerine, hadislerine karşı saygılı ve bu hadisler muhtevası içerisinde hayatımızı yönlendirmede gayretli olup, bunları yaparken bir taraftan Efendimiz'in(sav) hayatını hadis-i şeriflerden öğrenip, hayatımıza uygulamaya çalışmaktır. 

Bunlarla beraber edebi ve hayâyı beraberinde yürütmeye gayret sarf etmeliyiz ki geçerli olsun. Yoksa başlarda verilen misallerde olduğu gibi yapılan güzel işler edepsizlikten dolayı mahvolur. 

Mümine yaraşan, her dem Resulullah(sav) sanki yanında, O'nun(sav) hadislerini okurken, öğrenirken doğrudan Resulünden dinliyor gibi, sanki aynı mekanda göz göze gelmiş, kendisine konuşuyor gibi ruh haleti içerisinde olmaktır. 

O, hadis-i şerifi koruma ve hayatına geçirme hususunda gereken ciddiyeti, sadakati, edep ve saygıyı her haliyle izhar etmelidir. Böyle davranış Resulullah'a(sav) karşı edepli ve hayalı olmanın bir remzidir denebilir. Mümin her sünnetteki eksikliğini Resulullah'a(sav) saygısızlık olarak değerlendirirse ve bu durumdan dolayı kalbinde bir hüzün, Rabbine Resulüne karşı bir mahcubiyet hissederse, bu durum onun hayasının simgesidir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder