7 Nisan 2012 Cumartesi

İSRAF

İsraf; genel anlamda Allah'ın(cc) kullarına maddi manevi vermiş olduğu nimetleri ve imkânları lüzumsuz yerde çarçur etmesidir.

Bu da iki ana kaynakta değerlendirilebilir. Bir yönü bu nimetleri haramlarda kullanma , bir diğer yönü ise mübahlarda ileri gitme diyebileceğimiz, ihtiyacın dışında nefsin hevası olan fuzûli kullanma ki, bu da hemen hemen insan hayatını pek çok yönleriyle içine alır. 

Örneğin Yüce Allah(cc) her bir insana belli bir zaman tâyin etmiştir. İnsana tanınan bu zaman çok kıymetlidir. Çünkü insanın saadeti ve şekâveti kendisine takdir edilen bu zaman dilimi içerisinde zuhur edecektir. 

Yani insan bu zaman dilimi içinde imtihan devresi geçirmektedir. Ya kazanacak ya da kaybedecektir. İşte bundandır ki, zaman çok kıymetli bir ihsân-ı ilâhidir. Aklı olan, zamanın kıymetini bilip kârlı bir ticaret yapar. 

İnsanın ömrü kendine ayrılan zaman içerisinde eriyip gitmektedir. Âdeta hararetin karşısında buzun erimesi gibi. Yine insana verilen nefesler ki, çok kez farkında olmadan binlerce belki milyonlarca nefesimizi yararlı veya yararsız lüzumsuz hal üzere harcarız. İşte bu durum da israfın ta kendisidir. 

Çünkü insan ömrünün nefes sayıları ile tespit edilmiş olduğunu bildiğimiz halde; bu sermayeyi heder etmenin, zararda harcamanın ne denli bir kayıp, bir israf olduğu düşünen her akıl sahibi için meydandadır. Büyükler bu hususta ''Bir nefes, kibrit-i ahmerden daha kıymetlidir'', diyerek nefeslerin önemine işaret etmişlerdir. 

İnsan o nefesleri üç hal üzere tüketir. Birincisi; hayırda Allah(cc) rızası istikametinde harcanan bu nefesler, adeta cennet yamaçlarına atılan tohumlar misalidir. Kim bilir, duruma göre her bir cüz-i nefes külli lütûflarla karşılık görecektir. Aynen bir çekirdeğin koca bir ağacı ve tonlarca meyveyi vermesi gibi. Böyle olduğunu Yüce Allah(cc) Kur'an-ı Kerim'de haber veriyor. 

İkinci ise; boş, faydasız şeylerle iştigal ederken alınıp verilen nefesler. Bunlar da çorak toprağa atılan tohumlar misali ki, bu da israfın ta kendisidir. 

Üçüncüsü ise; o çok değerli zaman ve nefesleri değersiz, zararlı, isyan, tuğyan içinde kullanmak, heder etmek . Bu israf en tehlikelisidir. 

O rahmeti engin Erhamürrahimin, bu tür israf eden kullarına ''Ey ömrünü israf eden kullarım! Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Tövbe eder, halinizi ıslah ederseniz Allah Rahim'dir, Gafûr'dur,'' diyerek ikaz etmektedir. Böylece rahmetinden ümit var eder. 

Bir başka ayette ise ''İsraf edenler şeytanların hemşehrileridir,'' diyerek ağır bir hitapla ferman eder. Evet israf çok kapsamlı bir konu olup, hemen hemen insan hayatının her yönünde etkili olabilir. Pek ciddiye alınmayan bu husus,  sessiz-sedasız büyük tahribata sebebiyet verir. 

Bir ayet-i kerimede ''Yiyin, için, fakat israf etmeyin,'' derken Yüce Allah(cc) yiyip içmeye dahi bir ölçü, bir nizam getirmektedir. Helalinden yiyip içmenin mübah, fakat bu hususta israfın yasak olduğu bu ayet-i kerimeden açıkça anlaşılmış oluyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder