19 Haziran 2013 Çarşamba

SADAKA

''Mallarını gece ve gündüz, gizli ve açık hayra sarfedenler var ya onların mükâfatları Allah'ın yanında onlara korku yoktur, üzüntü de çekmezler.'' Bakara Sûresi(274)

''Mallarını Allah yolunda harcayanların durumu yedi başak verip, her başağında yüz dane bulunan tohumun haline benzer. Allah dilediğine kat kat fazlasını da verir. Allah ihsanı bol olandır, hakkıyla bilendir.'' Bakara Sûresi(261)

''Harcadığınız her nafakayı, adadığınız her adağı Allah mutlaka bilir ve mükâfatını verir.'' Bakara Sûresi(270)

''Şüphesiz ki Allah zerre kadar haksızlık yapmaz, zerre miktarı bir iyilik olursa onun sevabını kat kat artırır. Kendi canibinden başkaca da pek büyük bir mükâfat verir.'' Nisa Sûresi(40)

''İyiliğin mükafatı iyilikten başka değildir.'' Rahman Sûresi(60)

''Rabbinizin bağışına ve takva sahipleri için hazırlanmış olup genişliği gökler ve yer kadar olan cennete koşun.'' Âl-i İmran Sûresi(133)

''O takva sahipleri ki bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar. Öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever'' Âl-i İmran Sûresi(134)

''Sonra bedevilerin içinde öyleleri var ki Allah'a ve ahiret gününe inanırlar ve infak ettiği şeyleri Allah'a yaklaşmak ve Resûlullah'ın şefaatine nail olmak için vesile bilirler. Şüphesiz o sadakalar kendileri için yaklaşmak vesilesidir. Allah onları rahmete dahil edecektir. Allah Gafûr'dur, Rahim'dir.'' Tevbe Sûresi(99)

''Bir de akrabaya, yoksula ve yolcuya hakkını ver, gereksiz yere saçıp savurma. Zira böylesine saçıp savuranlar şeytanların arkadaşlarıdır, şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.'' İsrâ Sûresi(26-27)

''Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. Allah onlara yaptıklarının karşılığını verir, asla kendilerine haksızlık yapmaz.'' Ahkâf Sûresi(19)

''Eğer Allah'a (rızası uğrunda) ödünç verirseniz Allah onu sizin için kat kat artırır ve sizi bağışlar. Allah çok mükâfat verendir. Ceza vermekte acele etmeyendir.'' Teğabun Sûresi(17)

''Doğrusu mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir imtihandır büyük mükâfat ise Allah'ın yanındadır.'' Teğabun Sûresi(15)

''O halde gücünüz yettiğince Allah'a isyandan kaçının, dinleyin, itaat edin, kendi iyiliğinize olarak harcayın. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerdir.'' Teğabun Sûresi(16)

Bu ayetlerden anladıklarımız;

Kul kendi yanındakilerin en güzelini Allah(cc) rızası için verdiği gibi Allah(cc) da o kuluna kendi nezdindekilerin en güzelini verecektir. Nitekim Cenâb-ı Hak Rahman Sûresi 60'ta ''İyiliğin mükâfatı iyilikten başka değildir,'' buyuruyor.

''Ey iman edenler sadakalarınızı malını insanlara gösteriş için harcayan, Allah ve ahiret gününe inanmayan bir kimse gibi başa kakmak ve incitmek suretiyle heder etmeyin.'' Bakara Sûresi(264)

Açıklama; Burada riyâ, başa kakma ve ezâ gibi hususların kâfirlerin özellikleri olduğuna dair işaret vardır. Binaenaleyh, müminlerin bunlardan mutlaka sakınmaları gerektiği beyan olunmaktadır

''Mallarını Allah yolunda harcayıp da infaklarının ardından minnet etmeyenler, rahatsızlık vermeyenler yok mu işte onların Rableri katında mükâfatları vardır, onlar için hiç bir endişe yoktur ve onlar üzüntü de duymayacaklardır.'' Bakara Sûresi(262)

''Ey iman edenler, sadaka verdiğiniz kimselere minnet etmek, incitmek sûretiyle o sadakalarınızı başa kakmayın. Allah'a, ahirete inanmadığı halde sırf insanlara gösteriş için malını harcayan kimsenin durumuna düşmeyin. Öyleleri işledikleri hiçbir şeyden sevap ve mükâfat alamazlar, elde edemezler.'' Bakara Sûresi(264)

''Bir tatlı söz, bir kusur bağışlamak, peşinden incitme gelen maddi yardımdan(sadakadan) çok daha iyidir. Zira Allah kulların sadakalarından müstağnidir, Halîm'dir.'' Bakara Sûresi(263)

''Kişi sevabını umarak ailesinin nafakasını temin edince, bu onun için bir sadaka olur (yani sadaka sevabı yazılır).'' Hadis-i şerif

''Yalnız iki kişiye gıpta edilir; biri Allah'ın mal verip de malından Hak yolunda harcamaya muvaffak kıldığı kişi, diğeri Allah'ın ilim verip de o da onunla amel edip, bunları başkalarına öğreten yani ilminden infâk eden kimsedir.'' Hadis-i şerif

İzahı; Hz.Peygamber(sav) maddi ve manevi infâkın, cömertliğin insanın, hususen müminin tabiat-ı asliyesi haline gelmesini çok arzu ederlerdi. Hadis-i şeriflerinde bu konuya dikkatleri çekerek her iki türlü infâkın da gıptaya şayan olduğuna işaret etmektedir. Şurası muhakkak ki her konuda olduğu gibi bu konunun da takdire şayan olması için ihlas şarttır.

Hz.Mevlana ''Sen varlığını, malını, mülkünü güzel bir şekilde infâk et de bir gönül almaya bak ki, o gönlün duası mezarda o kapkaranlık gecede sana ışık versin, nur olsun,'' buyurmuştur.

Nefsim kudretinde olan Allah hakkında söylüyorum. Üç şey vardır ki yemin etme ihtiyatında olsaydım bunların gerçek olduğuna yemin ederdim. 1) Sadaka olarak verdiğiniz şey malı eksiltmez, sadaka verin 2) Uğradığı haksızlığı Allah için, O'nun rızası için bağışlayan bir kimsenin kıyamet günü Allah katında izzeti artar, şerefi artar 3) Dilencilikten bir kapı açana Allah ihtiyaç kapısını açar.'' Hadis-i şerif

''Siz yeryüzündekilere merhamet ediniz ki gök yüzündekiler de size merhamet etsin.'' Hadis-i şerif

''Nefsiniz için istediğiniz bir hayrı diğer insanlar için de istemedikçe tam mümin olamazsınız.'' Hadis-i şerif

''Sadaka muhakkak Rabbin gazabını söndürür, belâyı önler.'' Hadis-i şerif

''Kişinin hayatında bir dirhem sadaka vermesi ölürken yüz dirhem sadaka vermesinden hayırlıdır.'' Hadis-i şerif

''Müslüman kimsenin sadakası ömrü tezyide(ziyade) sebeb olduğu gibi su-i hatimeden (kötü son) muhafaza eder, sadaka 70 nevi (çeşit) belâyı men eder.'' Hadis-i şerif

''Uhud dağı baştan başa altın kesilip de benim olsa, ondan bir altının nezdimde (yanımda) kalıp gecelemesi bile hoşuma gitmez, meğer ki borcum için hazırlayacağım bir tek altın olsun o müstesna.'' Hadis-i şerif

''Kişi ölünce ameli kesilir, ancak şu üç neviden olanlar müstesna; 1) Devamlı akan yani öldükten sonra devam eden sadaka 2) Kendinden fayda görülen talebe yetiştirmek, hayırlı eser telif etmek gibi feyzi devam eden ilim 3) Kendisine öldükten sonra dua edecek hayırlı evlât, bunlar sadaka-i cariyedir.'' Hadis-i şerif


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder