20 Eylül 2013 Cuma

DUA, YEMİN

''Rabbimiz bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürrüyetler bağışla ve bizi takva sahiplerine önder kıl.'' Furkân Sûresi(74)

''İşte onlara sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı verilecek ve orada (onlar) hürmet ve selâmla karşılanacaklardır. (Onlar) orada ebedi kalacaklardır. Orası ne güzel bir yerleşme (ikâme) yeridir.'' Furkân Sûresi(75-76)

''Resûlüm! De ki, kulluk ve yalvarmanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin ...''Furkân Sûresi(77)

Yemin hakkında ayetler:
''Allah yeminlerinizde kasıtsız olarak yanılmalarınızdan dolayı sizi mes'ul tutmaz. Fakat ettiğiniz yeminleri bozmanızdan dolayı sizi mes'ul tutar. Bozulan bir yeminin kefareti ise kendi ailenize yedirdiğiniz orta hallisinden on fakiri doyurmak veya on fakiri giydirmek, yahut bir köle veya cariyeyi hürriyetine kavuşturmaktır. Buna imkânı bulunmayan üç gün oruç tutsun. Edip de bozduğunuz yeminlerin keffareti budur. Her şeye yemin etmemek, ettiğiniz yemininizi unutmamak ve bozmamak, bozduğunuz yeminin de keffaretini vermek sûretiyle yeminlerinizi muhafaza edin. Şükredesiniz diye Allah ayetlerini böyle açıklıyor.'' Mâide Sûresi(89)

''Allah adına ettiğiniz yeminleri iyilik yapmaya, günahtan sakınmaya ve insanların arasını düzeltmeye mani kılmayın.'' Bakara Sûresi(224)

''Allah sizi yanlışlıkla veya yanılarak ettiğiniz yeminlerden dolayı mes'ul tutmaz. Fakat kalbinizle kazandıklarınızdan, yalan yere ettiğiniz yemin ve yeminlerinizi yerine getirmemekle kazandığınız günahtan mes'ul tutar. Allah gafûrdur günahları çok bağışlar, Halimdir, hemen ceza vermeyip tevbe etmeniz için size fırsat tanır.''Bakara Sûresi(225)

''Hanımlarıyla cinsi temasta bulunmamak üzere yemin edenler için dört aylık bir bekleyiş vardır. Bu müddet içinde yeminlerini bozup kefaretini verirlerse, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.'' Bakara Sûresi(226)
Bu ayetten çıkan ders:
1. Kasıtsız olarak, yanılarak veya yanlışlıkla yapılan yeminlerden mes'ul olunmayacağı,
2. Yalan yere, bilerek, kasıtlı olarak yapılan yeminlerden  mes'ul olunacağı,
3. Herhangi bir şey için yapılan yeminlerin yerine getirilmemesi ile günaha girileceği ve mes'ul olunacağı,
4. 'Allah gafurdur, mühlet tanır, hemen ceza vermeyip tevbe etmesi için kuluna fırsat tanır' fırsatı kaçırmadan tevbe edilmesi,
5. Edilen yeminlerin bozulması veya yeminin gereğinin yerine getirilmemesi gibi durumlarda kefâretinin yerine getirilmesi
6. Yeminin zıddı takvaya daha uygunsa, yeminden vazgeçip takvaya yönelinmesi. Örneğin; gayzından ötürü kardeşiyle görüşmemeye veyahut bir din kardeşine yardım ediyorsa o kişiye yardım etmeyeceğine dair hayır olan bir şeyi yapmama hususundaki yeminler caiz değildir. Yeminde ısrar etme ise çok yanlış ve mes'uliyet gerektirir. Onun için kefâretini verip o yanlışlıklarda ısrar etmemek gerektiği anlaşılmaktadır.
Allah adına yapılan yeminler:
1. Hayır yapmaya mani olmamalıdır.
2. İnsanların arasını düzeltmeye mani olmamalıdır.
3. Bunlara engel olan yeminler hemen kefâreti ödenerek mes'uliyetten kurtulmalıdır.

''Sizin dostunuz ancak Allah'tır, Resûl'dür, iman edenlerdir. Onlar ki Allah'ın emirlerine boyun eğerler, namazı kılarlar, zekâtı verirler.'' Maide Sûresi(55)

''Rablerinin huzurunda toplanacaklarından korkanları onunla (Kur'an'la) uyar. Onlar için Rablerinden başka ne bir dost ne de bir aracı vardır. Belki sakınırlar.'' En'âm Sûresi (51)

''Ey Resûlüm! Ayetlerimize inananlar (iman eden müminler) sana geldiğinde de ki; Selâm size! Rabbiniz merhamet etmeyi kendisine yazdı, gerçek şu ki sizden kim bilmeyerek bir kötülük yapar sonra da tövbe edip, kendini ıslah ederse bilsin ki Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.'' En'âm Sûresi(54)

''Ayetlerimiz hakkında ileri geri konuşmaya dalanları gördüğünde onlar başka bir söze geçinceye  kadar onlardan uzak dur, eğer şeytan sana unutturursa hatırladıktan sonra artık o zalimler topluluğu ile oturma.'' En'âm Sûresi(68)
Not:
Bu ayet Resûl'e hitap ise de hükmü umumidir. Ümmetine de şamildir. Bu gün de Allah'ın ayetleriyle alay edildiğini gören bir müslüman engellemeye gücü yoksa o meclisi terk etmelidir. 

''Takva sahiplerine inanmayanların hesabından her hangi bir sorumluluk yoktur, fakat belki korunurlar diye hatırlatmak gerekir.'' En'âm Sûresi(69)

''Allah ahdini bozmaktan sakınanları sever.'' Tevbe Sûresi(7)

''Anlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirenler, sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabredenler, işte doğru olanlar bu vasıfları taşıyanlardır, müttaki olanlar ancak onlardır.'' 

''Fitne ve anarşi zamanında ibadet bana hicret gibidir.'' Hadis-i şerif

''Hakiki hicret kötülükleri terk etmektir, Allah'ın yasakladığı şeyi, Allah'ın hoşlanmadığı şeyi, Allah'ın haram kıldığı şeyi terk etmektir.'' Hadis-i şerif

''Sevdiklerinizden infak etmedikçe, hayra sevaba ulaşamazsınız.'' Ayet-i kerime

''Birinizin ailesine karşı yaptığı yemininde inatlaşması, Allah nazarında, Rab Teâla'nın farz kıldığı kefâreti ödemesinden daha ağır bir günahtır.'' Hadis-i şerif 
Açıklama:
Kişinin ailesi ile ilgili olumsuz bir şey hakkında yemin etmesi ve yemininde ısrar etmesi câiz değildir. Yeminin bozulması daha hayırlı ise (yani yemini hayra mani, şerre, husûmete, hak ve hukuka tecavüz gibi şerre sebebiyet verecek bir durum arzediyorsa) yeminin kefâretini verip hemen bozmalıdır. Yoksa büyük bir günahtır veya pekçok günahlara sebep olur.

''İtidal(orta yol üzere olmak), teennili davranmak, hal ve gidişi iyi olmak peygamberliğin yirmi dört cüzünden bir cüzdür.'' Hadis-i şerif
Açıklama:
Burada sayılan mümtaz sıfatlar bütün peygamberlere bir lütf-u ilâhi olarak verilmiştir. Ümmetleri de onlara uymak sûretiyle bu güzelliklere bezensinler ve kendilerine mâl etsinler.

''Rabbim bana 9 şey emretti:
1. Gizlide de alenî halde de Allah'tan korkmamı,
2. Öfke ve rıza halinde de adaletli söz söylememi,
3. Fakirlikte de zenginlikte de iktisat yapmamı,
4. Benden kopana da sıla-i rahim yapmamı,
5. Beni mahrum edene de vermemi,
6. Bana zulmedeni affetmemi,
7. Susma halimin tefekkür olmasını,
8. Konuşma halimin zikir olmasını,
9. Bakışımın ibret olmasını ve marufu güzel olana emretmemi.'' Hadis-i şerif

Hz.Ali(ra) anlatıyor:
''Ya Ali! Sana zulmedeni affet, sana küsene git, sana kötülük yapana iyilik yap, aleyhinde de olsa hakkı söyle.'' Hadis-i şerif

''Kim Rabbinin makamından korkarak nefsini hevaya uymaktan uzak tutarsa, cennet onun gideceği yerdir.'' Nâziat Sûresi(40)

''Yiyiniz, içiniz, tasadduk ediniz, giyiniz. Fakat bunları yaparken israfa ve tekebbüre (kibir) kaçmayınız.'' Hadis-i şerif

''Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz, Allah israf edenleri sevmez.'' Araf Sûresi(31)

''Müsrifler şeytanların kardeşleridir.'' İsra Sûresi(27)

''Namazı kıl, zekâtı ver, kötülüklerden hicret et, ondan sonra yeryüzünde dilediğin yerde otur. Hicret kötülüğü terk etmendir. Hakiki muhacir hata ve günahları terk edendir ve hakiki muhacir Allah'ın üzerine haram kıldığı şeyleri terk edendir.'' Hadis-i şerif
Bu hadisin rivayet sebebi şöyledir; Ludeyk(ra) Resûlullah'a(sav) gelerek ''Ey Allah'ın Resûlü! İnsanlar zannediyor ki hicret etmeyen helâk olurmuş, doğru mu? diye sorar. Resûlullah(sav) da bu cevabı verir ve yine ''Hicretin en efdali hangisi ve ne?'' diye soranlara Efendimiz(sav) şu cevabı verir; ''Rabbimin hoşlanmadığı şeyleri terk etmendir.''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder